Levent Kacar

Levent Kacar kullanıcısının resmi
Kullanıcı Adı: 
Levent Kaçar
Hakkınızda: 

Benim Hikâyem
Sivas’ın Zara’sında Bağlama isimli, 48 yaşına kadar hiç bilmediğim bir köyde doğurmuş anam beni. Sancısı tuttuğunda, tarlada iş görüyormuş ebemle. Ebem ustasıdır doğum sancılarının, o doğurtmuş haliyle. Üç yaşında, bir kamyonun kasasında, yorganın içinde olduğumu hatırlıyorum, (ya da anlattıklarından bana öyle geliyor.) İstanbul’a yolculukta.
Küçük yaşlarda ve erken büyüdüm İstanbul’da. İçeri düşene değin, çoğu derneklerde geçti çocukluğumun. Oralarda aldım ilk eğitimimi diyebilirim. Hapse düştüğümde de çocuktum hala. On altı, on yediye değmemişti daha. İkinci diplomayı 12 Eylül karanlığında hapishanede tutuşturdular, tahliyemde elime. Hayat nedir, dünya neresidir, kavga ne yanadır hep orada öğrendim. En çok da ben neresindeyim hayatın, ne işe yararım. Eksiğim, gediğim neremdedir, onu tabi ki. Hiç yüksünmedim devrimciliğimden, çok şey anlattı bana. Şanslı sayarım kendimi o yüzden. Devrimcilik dünyanın en keyifli ve meşakkatli işiydi benim için, halen de öyle.
Yarım kalan lise eğitimini, hapisten sonra dışardan tamamladım. Sonrası sinema, ille de sinema. Marmara Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema TV Bölümü’nü bitirdim (1995-1999) birincilikle (inek bir öğrenciydim anlayacağınız). Sonrası, yüksek lisans (2003-2005) ve aynı bölümde öğretmenlik (2003-2006). İki buçuk yılı müthiş üretim ve keyifle geçen en güzel yıllardı benim için. Kadro verirler diye beş yıl bekledim. Geçim derdi başladı ve bir çocuk vardı artık yaşamımızda; sözleşmeli öğretmendim. Saati beş liraya ders; yol ve sigara parasına harcadığım, çok sevdiğim öğrencilerimle birlikte, iki buçuk yıl, dile kolay geliyor ama kolay olmadı onlardan ayrılmak. Halen görüştüklerim var.
Sonrası, üniversitede ama amelelik, 2006’dan şimdiye kadar, geçti yıllar. Siyasi kimliğim nedeniyle kadro vermedi beyefendiler. Bu ülkenin cahil ve eğitmen yöneticileri. Böyleydi ahvali eğitim denen cehaletin. Kadro vermese de efendiler; kültür merkezlerinde, derneklerde, sivil kurumlarda devam etti öğretmenlik. Kaç atölye, kaç sunum, kaç hızlandırılmış sinema eğitimi, kaç panel, ben de bilmiyorum. Üç beş kısa film, üç beş klip, bir uzun metraj (Şelale) film, piyasa dönemi epey bir reklam filminde asistanlık, en son Onur Barış’ın yönettiği Benden Hikayesi isimli Sait Faik Belgesel ’inde senaryo danışmanlığı.
Yazılar, çiziler, projeler, değişik dergilerde yayınlanan çalışmalar halen devam eden olgun eğitim dönemi. Bir de Simurg News var (ilk düzenli yazarlık ve yazı kurulu deneyimi) Bazen öğreten ve öğretirken de öğrenmekten asla vazgeçmeyen bir yaşam benimkisi. İstanbul’dan ne zaman kaçarım bilmiyorum. Şimdilik bir yârim, bir de oğlum Deniz var hayatımda. Tabi dostları unutmadan.
Devam eden çalışmalar, onlar da bir hayli var. Bir film projesi (Görülmüştür Kimlikli Çocuklar) yazıldı, hazırlıklar ve görüşmeler devam ediyor, öykü (Kafesten Bir Kuş Uçtu) ve şiir çalışmaları, bir sinema ile ilgili akademik çalışma (Sinema ve Gelecek Toplum Tasarımı ve PPT sunumu, iki adet sosyal sorumluluk projesi (Çocuk Oyunları Festivali ve Çerçi).
Şimdilik hayatımda bunlar var. Bir de arada bir sohbet ettiğim, türkü söyleyip rakı içtiğim, en çok da kıymetini bildiğim dostlar. Sevgiyle…
​​​​​​​Levent Kaçar Ocak 2020 İstanbul

Geçmiş

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...