Son Yazılar

Gece Kelebeği - Perperık-a Söe

Haydar Karataş kullanıcısının resmi

"Bir yanıyla acılı bir yurt... bir yanıyla da sanki sürekli bir “yurtsuzluk “ hali… Müthiş yoksulluk... kahredici imkânsızlık… Derininden zonklayan yara… Umursamayan “merkez”in dağlayan zulmü... ve çaresiz kalan dil… Bütün bunları anlamaya çalışan yaşlılar... yetişkinler... çocuklar... ve onların “çocuk ölümleri”… İşte bunlarla karşılaşacak, işte bunlarla yaşayacaksınız Perperık-a Söe’de. Olağanüstü diliyle baştan başa bir çığlık... baştan başa bir ağıt bu roman.

Pembeden Başka Renkler

Oya Uslu kullanıcısının resmi

İzmir'de dar gelirli, bol sevgili kalabalık bir ailede büyüyen bir genç kızın ailesini, yakın çevresini, kentini, ülkesini anlamaya çalışmasını keyifle okuyacaksınız. Genç kızın sadece gezmek, eğlenmek ve filmlerdeki gibi büyük bir aşk yaşamak için kurduğu pembe düşlerinin arasına yaşamın gerçekleriyle boyanmış yeni renkler katılıyor. Farkındalığı, geliştikçe doğayı, insanları, sistemleri daha iyi anlıyor. Bir yanda diskotekler, moda danslar ve şarkılar; diğer yanda işçiler, Romanlar, Levantenler, Yahudiler, göçmenler, yoksul insanlar, kabadayılar, genelev kadınları, siyasetçiler...

Dağın Öteki Yüzü Nurhak romanına dair…

Ali Rıza Aksın kullanıcısının resmi

Kendisi, o dalganın sırtında, alçalıp inen, kıyıya vurmuş bir çöptür sadece. Ne var ki, en iyi yazarlar, en iyi ozanlar o çöplerden çıkar işte. Maksim Gorki‘leri, Yaşar Kemaller‘i, Aşık Veysel‘leri besleyen ilim irfan damarıdır o. Çöpü kavak yapan damar. Zevkle, heyacanla, öğrenerek okudum.“ Ali Rıza Aksın

İsmail Güner‘in ”Anlaşılmam dileğiyle” Chur’dan üşenmeden postaya verdiği anı- biyografi türü romanını, ”Dağın Öteki yüzü NURHAK” ı okudum. Ozan Yayıncılığın, gramerinden, kapak-sayfa düzenine kadar özenle hazırlanmış olduğu, üç yüz sayfayı aşkın sıcacık bir eser.

Asılı kalan hayatlar

Nazım Sılacı kullanıcısının resmi

Önemli biri yakalanmış. Başka bir ilin DEV-YOL sorumlusu! Misafir ağır. Molada oluşumuz bu nedenle. "Adın ne?", "Vakkas!"... "Soyadın ne?", "Demir!"... "Biz de seni arıyorduk Vakkas Demir!"... Ve çığlıklar! Çığlıklar! Çığlıklar! İnsan sesinin hiçbir yerde ve hiçbir şekilde duyamayacağınız halleri. Tüyler ürpertici ve geçmek bilmeyen anlar... O çığlıkları duymamak için kulaklarımın sağır olmasını ne çok istediğimi, ama ne çok istediğimi nasıl anlatabilirim ki şimdi! Bize yapılanların, ona yapılanların yanında devede kulak kaldığını söylemek doğru mu olur, bilmiyorum açıkçası.

Özlenen Nesne Olur Güncene.

Keje Elif Orhan kullanıcısının resmi

İnsan en çok birlikte güldüğünü mü yoksa birlikte ağladığını mı özler? Daha önce buna dair yazı yazmıştım. “İnsan en çok birlikte güldüğünü özler mis“ diyordum, ki bu yazdığım bir anlık bir özlemin, duygunun getirisiydi. Tabii ki her insan mutlu olmak, gülmek, neşelenmek ve yanındakiyla bunu paylaşmak ister, rahatlatıcı ve güzel bir duygu. Ama lakin bunun fazla bir derinliği olmuyor. Ağlamak bir derinliği ve güveni paylaşmaktır, getirisi anlamlı. İnsan en çok kimin yanında kendisi olursa bence özlenende o olacağı muhakkak.

Mendil sen kokuyordu

Necmettin Yalçınkaya kullanıcısının resmi

Necmettin Yalçınkaya, kurgusal devrimci öyküler yazıyor gibi gelebilir pek çoğunuza, ama o içinden geçtiği hayatın hikâyesini yazıyor. Bazen bir darağacı görülür, bazen bir balıkçı kız, bir de bakarsınız Çingene çadırları içinde dolanıyorsunuzdur. 78 Kuşağı devrimcilerinin en güzel yanıdır bu; bir yanları halk, bir yanları isyandır onların. Yalçınkaya, kendince kuşağının hayatına notlar düşüyor. -Haydar Karataş, Edebiyatçı, Yazar-

Sayfalar

Hapishane Edebiyatı

Ümüş Eylül Hapishane Dergisinin 51. Sayı...
Tekirdağ Cezaevi tutsaklarınca elle yazılıp mektuplarla dağıtılan Ümüş Eylül Kültür-Sanat dergisinin Nisan-Mayıs-Haziran 2024 tarihli 51. sayısı...
TEK KİŞİLİK HÜCREDE YAZILAN BİR ÖYKÜ: DE...
               Mahallenin kimi çocukları ondan hem korkar hem de onunla uğraşmaktan vazgeçmezdi kargalar...
Duvarları delen çizgiler
Balıkesir Burhaniye yakınlarında yaşayan arkadaşlara davet. 10 Aralık'ta Insan hakları haftasında, Burhaniye Yerel Demokrasi ve Insan Hakları Gündemi...

Konuk Yazarlar

"BİZ BAŞKA TÜRLÜ SEVERDİK BİRBİRİMİ...
Derken, Galata Yokuşu'nun oralarda, yeni kurulmuş bir ajansta iş buldum. Burada getir götür işlerine bakacak ve Tünel'den başlayıp, Levent'e...
Mivan’ın bakışı Bahri’nin ağıdı/ Uğur YI...
  Neyse bir ihtimal dedik, başladık isteklerimizi sıralamaya: “Bahri arkadaş sen kuzeninin çok güzel saat yaptığını…” daha sözümü bitirmeden, “...
Utanmak/ Sıdo için/ Sevda KURAN
  Fakiri, zengini, orta hallisi, Alevi’si, Sünni’si, Ermeni'si, hacısı, hocası, orospusu, delisi ve de pavyon kabadayıları, sarhoşlarıyla...